31 Aralık 2012

NAZAR BONCUĞU PASTASI



Bu hafta sonu iki nazar boncuğu siparişim vardı. Biri Estecity'nin yıl sonu başarı kutlaması  için doğal taş görünümünde yapıldı. Diğeri ise Gül Hanım'ın arkadaşı Nilay Hanım doğum günü için yapıldı. Pastlar, çikolatalı kek ve krema, böğürtlen ve çikolata parçalı idi.



28 Aralık 2012

AŞK PASTASI



Aşkın rengi kırmızıdır diye ne doğru söylemişler. Her yerinde aşk kokusu var bu pastanın.
Murat Bey'in eşi Pınar Hanım için hazırladım. Nice seneler birlikte geçirmeniz dileğiyle...
Posted by Picasa

18 Aralık 2012

"BEYAZ MUTFAK BUTİK PASTALAR ve KURABİYE" YAYINDA !!!

      
    Şeker hamurlu pasta yapmaya ilk eşimin doğum gününde blogları dolaşırken karar vermiştim. Bu pastaların hayatımı bu kadar esir alacağını hiç düşünmeden… J

Etrafımdaki dostlarım ve ailemin bu işe amatörce değil de artık profesyonelce yaklaşmam gerektiğini söyleyince şimdiki bloğuma  "BEYAZ MUTFAK BUTİK PASTALAR ve KURABİYELER" olarak devam etmeye karar verdim.

Artık evimin mutfağında işimden arta kalan zamanda beni mutlu edecek, ev lezzetinde pastalar, kurabiyeler ve cupcakeler yapıyorum. Sevdiklerini ve en önemlisi de kendini şımartmak isteyen herkes
için…

Veee ilk siparişlerimle birlikte geldim. Kurabiye çeşitlerini de çok yakında ekleyeceğim. Bunun yanında bloğuma yeni tariflerde denedikçe aralarda eklemeye gayret edeceğim.

Siparişler ile ilgili daha detaylı bilgi almak için bm.pastakurabiye@gmail.com  adresine mail gönderebilirsiniz…














11 Ekim 2012

ETLİ BİBER DOLMASI


Malzemeler:

17-18 adet dolmalık biber
500 gr kıyma
1 orta boy soğan
1 çay bardağı yıkanmış pirinç
1 yemek kaşığı kuru nane
1 çay kaşığı karabiber
1 çay kaşığı pul biber
Maydanoz 
1 adet büyük boy domates rendesi
Yarım kaşık biber salçası
Yarım kaşık domates salçası
1 tatlı kaşığı tuz

Hazırlanışı:

İç malzemenin hepsini iyice yoğuralım. Dolmalık biberlerin saplarını temizleyip yıkayalım. İçlerini harcımız ile dolduralım. Ağız kısmında çok az boşluk bırakın. Bu boşluk pirinçlerin şişmesi için gerekli olacak. Dolmaların ağzını domates dilimleri ile kapatalım. Tencereye yarım çay bardağı sıvı yağ koyup 1 yemek kaşığı salça ile kavuralım. Biberleri tencereye dizip üzerine salataya döker gibi tuz gezdirin. 1-2 dakika harlı ateşte biberlerin kokusu çıkana kadar bekletin. 1,5 su bardağı su ekleyip düdüklüde 15 dk. pişirin. Normal tencerede pişirecekseniz suyunu biraz daha fazla koymalısınız. Afiyet olsun...

10 Ekim 2012

ZEYTİNLİ CEVİZLİ POĞAÇA

Pazar kahvaltıları için değişik bir alternatif. Denemenizi öneririm.




Malzemeler:

1 adet yumurta
Yarım su bardağı eritilmiş margarin
Yarım su bardağı mısır yağı
1 su bardağı yoğurt
1 paket kabartma tozu
Yaklaşık 500 gr kadar kepekli un
1 yumurta sarısı (üzeri için)
Susam (üzeri için)

İç malzemesi:

1 su bardağı siyah zeytin
Yarım su bardağı ceviz içi
1çorba kaşığı mısr yağı

Hazırlanışı:

Hamuru için önce yumurtayı çırpın. Margarin ve mısır yağını ilave edip çırpmaya devam edin. Yoğurt, un ve kabartma tozunu katın. Kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edene kadar iyice yoğurun. Üzerini nemli bir bezle örtün ve yarım saat dinlendirin. Bu arada zeytin, yağ ve cevizi blendırdan geçirin. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparın. Elimizle yassılaştırıp içine harcını koyup yuvarlayın.Üzerine yumurta sarısı sürüp, susam serpin. Yağlı kağıt serdiğiniz fırın tepsisine dizin. 150 derece (önceden ısıtılmamış) fırında 40 dakika pişirin. Benim elimde kepekli un olduğu için kullandım ama normal un da kullanabilirsiniz. Afiyet olsun...

TARÇINLI FINDIKLI KEK


     Bilindik kek malzemeleri ile yapılan, herkesin kolayca yapabileceği bir kek tarifi. Öyle değişik falan da değil işte :)) Hani canımız şöyle bir evi kek kokutmak ister ya, fırından çıkmış sıcak vanilya kokusu ister bazen burnumuz... İşte öyle bir kek.




Malzemeler: (28 cm kek kalıbı için)

4 adet yumurta
1,5 su bardağı  toz şeker
1,5 su bardağı süt
2 yemek kaşığı yoğurt
1 su bardağı ayçiçek yağı
4 su bardağı un
2 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
1 tatlı kaşığı tarçın
1 su bardağı iri dövülmüş fındık

Hazırlanışı:

Yumurtaları ve şekeri 5 dk. kadar mikser ile çırpıyoruz. Sırasıyla süt, yoğurt ve yağı ekleyip tekrar çırpmaya devam ediyoruz. Unu mutlaka eleyerek ve azar azar ekliyoruz. Vanilya ve kabartma tozlarını da ekleyip çok az çırpıyoruz. Tarçın ve fındık ekleyip tahta kaşık ile birbirine yediriyoruz. Kek kalıbına döküp 170 derece fırında pişiriyoruz. Bu sefer fırını önceden ısıtmadım. Gayet güzel istediğim sonucu verdi :)) Üstüne de Dr. Oetker in Glazür Cake Icing Siyah-Beyaz olanını kullandım. Afiyet olsun...


22 Eylül 2012

SİNEM'S BABYSHOWER


      Sinem'in babyshower patisi için sevgili iş arkadaşlarımla günlerce hazırlık yaptık. Biz henüz bu konularda çömez :)) olduğumuz için çok detaylı bilgimiz yoktu açıkçası. Sadece benim bloglarda gördüğüm ve araştırdığım kadarıyla olan bilgim ve tecrübemle bu işe kalkıştık. Hazırlık süreci bir o kadar eğlenceli ve stresli geçti diyebilirim. Hep acabalarla dolu bin türlü soru dolaşıyordu beynimde. Sonunda ya rezil olmak var ya da vezir değil mi ama :) Neyse ki 15 Eylül günü gelip çattı ve biz vezir olduk :))))))) En güzeli de annenin yüzündeki mutluluktu bence. Karnında bebeğiyle bize içten teşekkürü bütün yorgunluğumuzu ve stresimizi silip süpürdü. Bebiş henüz doğmadı. Daha 2 haftası var. Buradan bir kez daha dünyaya hoş gelsin diyorum. Tertemiz bir hayat senin olsun...

    Ve sizi  bizzat, şahsen ve altını çizerek belirtiyorum ki ilk defa yaptığım hamile pastası ve şeker hamurlu kurabiyelerle baş başa bırakıyorum. Keyifli seyirler efendim... :)



Elimde bulunan kısıtlı malzemeler ile ancak bu kadar görsel ve şekil yaratabildim. Zamanla elimde daha çok malzeme olunca umuyorum ki daha farklı kurabiye ve pastalar yaratabilirim. :)))



















Pastamız resimden de görüldüğü gibi bu kadarcık kaldı. İçi çikolatalı pandispanya, vanilyalı pastacı kreması, frambuaz ve file fındıktan oluşuyor. Pastanın göğüs kısmını ise cevizli truff olarak hazırladım. Bir pastada iki ayrı lezzet olmuş oldu.


Bu görseller ise babyshower oyunları :)) Herkes nasıl konsantre bakar mısınız? İş yerinde bile böyle motivasyon görmedim ben kızlar :)) Bu oyun bebek ile ilgili en çok eşya yazma oyunu. Kazanan talihli ise ortada oturan kırmızı elbiseli harika, muhteşem arkadaşımız Hatice :))))))


Bu oyunumuz ise balon patlatmaca. Aslında bu balonları 30 sn. içerisinde şişirebildiğiniz kadar şiririyorsunuz. Daha sonra karnınıza koyarak en kısa sürede patlatmaya çalışıyorsunuz.  Doğum yapıyorsunuz yani :))))) Ama hile yok dikkat!!! tırnakla, veya kolunuzdaki saatle vs.. patlatmak yok. Sadece karnınıza pastırarak. Bu oyunun galibi ise Sinem'in ablası İnci oldu. Eeee tecrübe ne de olsa. İki çocuk annesi. Aslında bir önceki yarışda da Hatice ile sınırda kaldı. Ama kendisi kibar bir davranışla hakkını Haticeye devretti. :)))


Bu oyunun görseli maalesef ki bende mevcut değil. Bu oyunda ise anne adayımızın göbek ölçüsü tahmini yaptık. Koparttığımız rulo tuvalet kağıdı ile ölçüye en çok yaklaşan Nilsu oldu. :)

Alttaki fotolar ise, Sinem'in kuzeni tarafından hazırlanmış hatıra resim çerçeveleri. Çok hoş değil mi?












29 Temmuz 2012

YEMEK PİŞİRME SANATI


     Yemek pişirmek bir sanattır; pratik, duyu ve hüner fırtınası… O yüzden rahatlayın, daha sık pişirin ve keyfini çıkartmayı unutmayın! Acemi bir aşçı için bir mutfak, bir tarif ve çeşitli yemek malzemeleri gerçek bir mayın tarlasına dönüşebilir. İşte en sık yapılan pişirme hataları ve korunma yolları:

1. Tarifi okumamak.  Bir yemek sınıfında en sık karşılaşılan soru ‘Şimdi ne yapacağım?’dır, üstelik soranın elleri muhtemelen doludur ve bakışları şaşkın. Cevap ise basittir; tarifinizde ne diyor.. Tarifinizi okuyun: yemekle ne yapacağınıza dair en başından bir fikir sahibi olmanızı ve malzemeleri eksiksiz hazır etmenizi sağlar.

2. Soğuk tava sendromu.  Fırında bir kek ya da tavuk yapacaksanız, fırını önceden ısıtmak çok zor değildir. Ama eski tariflerde mutlaka belirtilen bu gereklilik, artık ihmal edilebiliniyor. Siz unutmayın. Sıcak tavalar iyidir: tarifinizde aksi belirtilmediği sürece, tavanıza ve eğer ekledi iseniz içindeki yağa yiyecekleri ilave etmeden önce ısınması için süre tanıyın. Sıcaklık her türlü yiyeceğin içinde muhafaza ettiği nemi serbest bırakır. Ama sıcak bir tava, yiyecek etrafında anlık bir kilit yaratacak ve nemi ve lezzetin içeride kalmasını sağlayacaktır. Tavanız yiyecekler eklendiğinde cızırdamalıdır ama fazla ısıtmaktan da kaçının; yağı ve yiyecekleri yakabilir. Ve sakın tavanızın yeterince ısınıp ısınmadığını görmek için içerisinde kızgın yağ olan bir tavaya su damlatmayın!

3. Sabırsızlık.  Yemek yapmakta da gerçek hayatta olduğu gibi en basit durumlar en çok problem çıkaranlar olabilir. Genellikle heyecanlı aşçıların huyudur; kızgın tava ya da gril minimal sürelerde yiyeceği pişmeye yeterlidir ve onlar da bu arada sürekli ters yüz ederek kendilerini meşgul göstermeyi bilir. Karıştırıp durmayı kesin!: Spatulayı, kaşığı, eldivenleri bir kenara bırakın ve pişmekte olan yiyecekten bir adım geri atın. Başından ayrılın demiyoruz, çünkü arada kontrol etmeniz mutlaka gerekecektir ama pişmekte olan ısıyla direk temasa ihtiyaç duya. Siz kurcaladıkça hem süreç uzayacak hem de malzemeniz kendisine has rengi ve şekli kaybedecektir.

4. Tatmamak.  Pişirirken yemeğinizi makul bir şekilde tatmak pişirmenin en önemli noktalarından birisidir. Tatmadan pişirilen bir yemek bakmadan yapılan resme benzer. Evet, hepimiz tadını alana kadar yemeği gözlerimizle yemeye başlarız ve bir yiyeceğin sunumu gerçekten önemlidir ama en önemli kısmının lezzeti olduğunu da unutmamak gerekir.

5. Körü körüne tarife inanmak.  Başlarken tariflerin yol haritasına benzediğini söylemiştik, sizi doğru yoldan varmak istediğiniz yere ulaştıracak kılavuz… Evet tarif çok iyi bi r şeydir, ama mutfakta iken iyi olan şeyler bile sizin aleyhinizde çalışabilir. Kafanızı kullanın: yemek pişirmek her zaman aynı kalan bir bilim değildir ve fırında pişirmediğiniz sürece, tarifiniz ve gerçekçiliğiniz arasındaki dengeyi korumalısınız. Bazen söylenenden az bazen fazla ne kadar pişireceğinize kesinlikle gözleriniz ve damağınız karar vermelidir.

28 Haziran 2012

YUSUF EMİR'İN 1. YAŞ PASTASI :))))

      Bu pastayı teyzem ile birlikte yaptık. Ya da bir dakka yapmaya çalıştık destek daha doğru olacak. Ağbime rağmen :)))) Başımızda oturup bize tam anlamıyla psikolojik bir baskı uyguladı diyebilirim. Bizim amacaımız sadece panda kafası yapmaktı. Ama benim canım ağbim bunu panda kafasından başka diğer tüm ayı türlerine benzetmeyi başardı.:))) "Bu neden böyle oldu, olmadı işte, yapamadınız, böyle panda mı olur?, diye diye bizi yedi bitirdi.... Sonuç da resimde görüldüğü gibi, teyzemle benim gönlümde panda ama ağbimin gönlünde yandan hafif çarpılmış panda :)))))))))) Ve biraz kreması parmaklanmış pasta :(

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...